Mamografi çekimi sırasında meme dokusunun sıkıştırılması sonucunda hafif derecede ağrı hissi duyulmaktadır. Bu nedenle özellikle menstrüasyon döneminde meme ağrısı yaşanıyorsa adet kanamasının ikinci haftasında çekilmesi önerilmektedir.

Mamografi çekimi sonrasında çıkan sonucun doktor değerlendirmesine sunulması oldukça önemlidir. Öyle ki herhangi bir şüpheli durumda zaman kaybetmeden tedavi sürecine başlanması gerekmektedir.

Son yıllarda meme kanseri vakasında önemli derecede artış gözlemlenmekle birlikte meme kanserinde erken tanının hayat kurtardığı bilinmektedir. Meme kanseri riski taşıyan kadınların ve 40 yaş üzerindeki kadınların senede 1 kez mamografi çekimine başvurması gerekmektedir. Bunun yanı sıra bazı durumlarda doktorunuz 6 ayda 1 kez mamografi çekilmesini önerebilmektedir.

Mamografi çekiminde bilindiği üzere bir miktar radyasyona maruz kalınabilmektedir. Söz konusu radyasyon düzeyi meme kanserine neden olabilecek kadar yoğun olmamakla birlikte aynı zamanda yapılan araştırmalar sonucunda mamografi çekimi sonucunda erken tanı ile meme kanserini yenen kadınların oranı oldukça yüksektir.

Usg; ultrosonografidir. Bu işlem; ses dalgaları aracılığı ile ilgili bölgenin görüntülenmesini sağlamaktadır. Herhangi bir yan etkisi bulunmayan Usg çekiminde uygulama bölgesine öncelikle jel sürülmektedir. Meme ultrasonografisi işleminde ise hasta yatar pozisyonda olmaktadır. Olağan dışı ya da şüpheli bir durum söz konusu olduğunda görüntünün kaydedilmesi mümkündür.

Malignite halk arasında kötü huylu tümör olarak tanımlanmaktadır. Bu durum ise çoğunlukla kanseri ifade etmektedir. Vücudun herhangi bir bölgesindeki hücrelerin çeşitli nedenler ile kontrolsüz şekilde çoğalması tümör oluşumuna neden olmaktadır. Malign tümörler nitelikli tedavi yöntemlerinin uygulanmaması durumunda büyüyebilmekte ve yayılabilmektedir.

Ultrason sonuçları; işlemden hemen sonra çıkmaktadır. Ultrason sonuçlarının gerekli tedavi planlamasının yapılabilmesi için doktor değerlendirmesine sunulması gerekmektedir.

Meme kanseri taramasında en nitelikli yöntem olan mamografinin sonuçlarının negatif çıkması herhangi bir kanser oluşumunun söz konusu olmadığını ifade etmektedir. Ancak mamografi sonuçlarının mutlaka doktora bildirmesi ve periyodik kontrollerin aksatılmaması gerekmektedir. Öyle ki mamografi sonucunun negatif çıkması kanser riski olmadığını anlamına gelmemektedir.

Adet döneminde hormon salgılanma sürecinde birtakım değişiklikler yaşanmaktadır. Bu nedenle meme dokusunda da birtakım değişimler gözlemlenmektedir. Bu nedenle adet döneminde mamografi çekilmesi önerilmemektedir. Mamografi çekimi için en uygun zamanda adet kanaması bitiminden sonraki haftadır.

Memede kitle kontrolü kendi kendine elle muayene ile uygulanmaktadır. Bu konuda pek çok sağlık kurumu ve sosyal sorumluluk projesi bilinçlendirme kampanyası yürütmektedir. Memede kitle kontrolü adet dönemi sonrasında ayakta ya da oturur pozisyonda iki meme dokusunun elle bastırılması ve meme ölçülerinde farklılık, memede beze oluşumunun olup olmadığı gibi durumların saptanmasıdır.